ksb
Her zaman kukla olduk. Ülke
olarak, birey olarak. İplerimizi ileriye oynattılar, ilerledik. Yerinde
saydırdılar, saydık. Geriye oynattılar, geriledik. Her zaman kukla olduk. Her
defasında kendimiz yapıyoruz sandık. Onlar yüzyıllık planlarla oynadılar, biz
bugünümüzü bile görmedik, ipimiz kadar oynadık. Her başa gelen kendim geldim
sandı. Her başa getiren biz getirdik sandı. Başa gelirken ipini uzatan,
geldikten sonra unuttu, ben başardım oldu. Onlar yüzyıllık planlarla
oynattılar, biz bügünümüzü göremedik.
Her zaman kukla olduk. Sen
parka giyeceksin dediler, giydik. Sen bıyığını aşağıya sarkıtacaksın dediler,
sarkıttık. Düşmanımızı öldürüyoruz sandık, kendimizi öldürdük. Aynı evde
doğmuş, aynı evde yaşayan, aynı kadına anne diyen, aynı adama baba diyen
kardeşlerin birine parka giydirdiler diğerine bıyığını sarkıttırdılar,
arkalarına yaslanıp kardeşi kardeşe vurdurdular. Saftık. Bildiğimiz,
inandığımız doğrunun bizim olduğunu sandık. Her zaman kukla olduk, her
defasında başka bir oyunda oynadık.
Her zaman kukla olduk. Her
zaman kızacağımız birileri oldu. Kızdıklarımızla yaşıyorduk, kızdırtanlar
uzaklarda. Taksimin göbeğine hamburgerci açıldı, önünde kuyruk olduk. Ülkeme bu
bile geldi diye sevindirik olduk, annemizin köftesine küstük. O günleri
unuttuk, demir perdeye hamburgerci açıldı, yakında yıkılır dedik. Biz daha önce
yıkıldık ama koşuyoruz sandık. Önümüze ne konursa onu yedik, onu giydik, onu
düşündük ve her şeyi biz başardık diye daha bir olamadan alleme i cihan olduk.
Her zaman kukla olduk.
Oynatanlara değil en yakınımızdakilere yüklendik. Hep ortadan ikiye bölündik.
Sağcı solcu, dindar dinsiz, mezhepli mezhepsiz... birbirimizi kucaklayacağımıza
yumruklarımızı sıktık. Ne yaparsak yapalım hep kendimiz başarıyoruz sandık,
iplerimizi farketmedik, başkalarının yazdığı cv lerimizi parlattık. Çok maaşlar
aldık, çok şirketler kurduk, dünyaya bile açılamadık, birbirimizi kazıkladık.
Gaz lambasıyla başladık, fiberle yetinmedik, burnumuzun dibini göremedik.
Her zaman kukla olduk. Aşk
a inanmadık, dokunmaya inanmadık, sevmeye inanmadık. Sevdiklerimizden çok odalı
gelecekler, çok hızlı araçlar, çok havalı fofoğraflar istedik. Önümüze ne
konduysa hayatımızda o oldu aşkımızda o. Sevdiğimize değil, bize hayali
kurdurtulan geleceğimize sarıldık. Kendi kendimize elde ettiğimizi sandığımız
oynatanların sunduğu değerleri kaybetmemek için hayata sustuk, aşk a sustuk,
biriktirdiğimizi sandığımız oynatanların değerlerini koruduk. Zaten gerçeği
bilmiyorduk, sanala sıkı sıkı sarıldık. Zaten dokunmuyorduk, sosyal medya kadar
yaşar olduk. Orada dokunduk, orada öpüştük, yapıştığımız bilgisayar koltuğundan
kendimizi, ülkemizi kurtardık, kurtarmayanları sayfamızdan attık.
Her zaman kukla olduk. En
iyi okullarda okuduk, bir harf öğrenmedik. En iyi şirketlerde çalıştık, bir
gram öğrenmedik. Her şeyi bildiğimizi sandık, önümüze konulanla yetindiğimizi
anlamadık. Ona kızdık, buna verdik. Buna kızdık, şuna verdik. Hiç bir şeyin
değişmediğini anlamadık. İpimiz kadar nefes aldık, ipimiz kadar kazandık,
ipimiz kadar yürüdük. Bazıları o kadar alıştı ki ipini tutmaya bile gerek
kalmadı. Düşünmeden düşündüğümüzü sandık, sevmeden sevdiğimizi sandık,
anlamadan anladığımızı sandık. Konu ne olursa olsun başkaları kadar olmak
istedik. Kendi kadar olmak isteyenleri aşağıladık. Düzene uyamayan zavallılar
olarak gördük ki düzülmek istemiyorlardı.
Neyse, uzun yazamıyorum,
sıkılıyorum. Ben ipimi kestim, kendi odama yerleştim. Ben güç ile tanışmış biri
değilim yani güçsüzüm. Herkese verecek kadar akılım yok sadece bana kadar var.
Ben ancak kendini farkedecek kadar bir canlıyım. İnsanları peşimden koşturacak
kadar havalı sözlerim yok, lider özelliğim hiç yok, sade birey, bir insan kadar
nefesim var. Yaşadıklarım kadar düşünebiliyorum ve çok şey yaşadım ama bir
insan boyu ilerleyemedim. Sadece insan olmaya çalıştım ama bırak hayatı her
yerime dokunanlara bile bir harf öğretemedim. Yazdığım gibi güçsüzüm. Hazır
insandan, hayattan, aşktan, dünyadan bıkmışken odama çekiliyorum, kestiğim
ipimi yakıyorum. Size kolay gelsin.
20.03.2016
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder